Ramazan Bayramı Üsküp Başlangıçlı Balkan Turu 6Gece/7Gün

1.Gün: ÜSKÜP

İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan AJET tarifeli uçuşu ile Üsküp’e hareket ediyoruz. Belirtilen saatte (yerel saat) Üsküp’e varışımızın ardından BALKAN TOUR rehberimiz tarafından karşılanıyor ve havalimanından aracımızla Üsküp şehir merkezine hareket ediyoruz. Tarihi dokusuyla bizi büyüleyecek olan Üsküp şehir turumuza Osmanlı Türk Çarşısı’ndan başlıyoruz. Turumuz sırasında Kuyumcular Sokağı, Üsküp Kalesi, Vardar Nehri, 16. yüzyıldan kalma Taş Köprü, Türk ve Yahudi Mahallesi, Davut Paşa Külliyesi, Mustafa Paşa Camii, Sultan Murat Camii, İsa Bey Camii, Çifte Hamam, Sulu Han, Kapan Han, Kurşunlu Han, Saat Kulesi, Üsküp Meydanı ve meydanda 2011 yılında açılan, Yunanistan ile politik bir tartışmaya neden olan Büyük İskender’in devasa heykeli ile Sar Samuel ve Kiril Metod heykellerini görüyoruz. Yürüyerek gerçekleştirdiğimiz turumuzun ardından serbest zamanımız oluyor. Rehberimizin belirleyeceği saatte akşam yemeğimizi alıyor ve Üsküp’teki otelimizde konaklıyoruz.

2.Gün: ÜSKÜP - PRİŞTİNE - PRİZREN

07:00’da kahvaltının ardından 08:00’da otelden hareket ederek Kosova’nın başkenti Priştina’ya doğru yola çıkıyoruz. Osmanlı tarihinde birçok dönemde kilit roller üstlenmiş olan Kosova’nın başkenti Priştina’da, 1389 yılında Kosova Savaşı’nda şehit düşen Osmanlı Padişahı 1. Murad Hüdavendigar’ın iç organlarının gömülü olduğu türbeyi ziyaret ediyoruz. Türbenin yanında yer alan ve müze olarak kullanılan Selamlık binasını da geziyor, bina içerisinde 1911 yılında Osmanlı Padişahı Sultan Reşad’ın Balkanları son ziyareti sırasında çekilen fotoğrafları görme imkânı buluyoruz. Türbe ziyaretimizin ardından Prizren’e doğru ilerlerken, yol üzerinde Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç’in 1989 yılında Kosova Savaşı’nın 600. yıl dönümü nedeniyle seçim startını verdiği ve Yugoslavya’nın sonunu getiren “Büyük Sırbistan” ifadesinin ilk kez kullanıldığı mitingin yapıldığı meydanı ve anıtı görüyoruz. Bir buçuk saatlik bir yolculuğun ardından Osmanlı’nın birçok eserine ev sahipliği yapan Kosova’nın ikinci büyük şehri Prizren’e varıyoruz. Rehberimiz eşliğinde yaya olarak gerçekleştireceğimiz şehir turunda Halveti Tekkesi, Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Fatih Sultan Mehmed’in ordusuyla namaz kıldığı Namazgah, Bayraklı Camii, Maraş Semti ve Maraş Köprüsü, 400 yıllık büyük çınar, Emin Paşa Camii, Türkiye Cumhuriyeti Prizren Başkonsolosluk binası, Bistrica (Akdere) üzerindeki Taş Köprü, Şadırvan Meydanı, Sinan Paşa Camii, Aziz Gorgi ve Katolik Kiliseleri, Yugoslavya döneminde yıkılmış ancak minaresi ayakta kalmış olan Arasta Camii Minaresi ve savaşın yıkıcı etkilerini hâlâ görebildiğimiz Sırp Mahallesi gibi önemli yerleri görüyoruz. Şehir turunun ardından bu güzel şehrin tadını çıkarmak için serbest zamanımız oluyor. Daha sonra rehberimizin belirlediği saatte Üsküp’teki otelimize dönüş yapıyor, akşam yemeğimizi aldıktan sonra otelde konaklıyoruz.

3.Gün: ÜSKÜP - KALKANDELEN

07:00’da kahvaltımızı yaptıktan sonra 08:00’de otelden hareket ederek, Üsküp’e bir saatlik mesafede bulunan ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapılmış olan şirin kasaba şehri Kalkandelen’e (Tetovo) otobüsümüzle geçiyoruz. Kalkandelen’de ilk durağımız dönemin Bektaşi merkezi olan Harabati Baba Tekkesi oluyor. Burada, tekkenin 20 yıllık bekçisi ve bakıcısı olan Tetovolu Cemali’den tekke hakkında bilgi aldıktan sonra tekkenin diğer köşesinde bulunan Bektaşi dervişi Abdulmuttalip’i ziyaret ediyor ve tekkenin tarihi ile yapılan çalışmaları bir de ondan dinliyoruz. Ardından 1833 yılında Abdurrahman Paşa tarafından yaptırılan Alaca Camii’ni ziyaret ediyoruz. Hayvan kanı, bitki kökleri ve yumurta akı karıştırılarak yapılan boya ile oluşturulan caminin iç ve dış süslemeleri bizleri büyülüyor. Bu süslemeler, Osmanlı eserlerinde nadir rastlanan Barok tarzını yansıtmaktadır. Daha sonra Ohrid’e doğru hareket ediyoruz. Ohrid’e varışımızın ardından, Osmanlı’nın Balkanlar’daki önemli üslerinden biri olan tarihi Ohrid şehrini tanıtan bir tur gerçekleştiriyoruz. Turumuz sırasında, 11 asırlık çınar, Zeynel Abidin Paşa Tekkesi (Halveti Tekkesi), Ali Paşa Camii, şehir meydanı ve inci dükkânları ile ünlü Ohrid çarşısı, Aziz Klement Heykeli, Safranbolu’yu andıran sokaklarda MÖ 2. yüzyılda Çin’de uygulanan teknikle kâğıt yapımını görebileceğimiz bir dükkân, Ayasofya Kilisesi ve Antik Tiyatro gibi önemli yerleri ziyaret ediyoruz. Turumuzun ardından otelimize hareket ediyor ve akşam yemeğimizi aldıktan sonra konaklama için dinlenmeye çekiliyoruz.

4.Gün: OHRİD - STRUGA - ELBASAN

07:00’de kahvaltının ardından 08:00’de otelden hareket ediyoruz. İlk durağımız, Ohrid Gölü’nün batı kıyısında yer alan ve nüfusunun büyük bir kısmını Müslümanların oluşturduğu Struga kasabası oluyor. Burada Ohrid Gölü’nden doğan Kara Drim Nehri’ni görüyor ve rehberimizden Struga hakkında genel bilgiler alıyoruz. Daha sonra Arnavutluk’a doğru yolumuza devam ediyor, Kafasan Sınır Kapısı’ndan geçerek Arnavutluk’a giriş yapıyoruz. Sınır bölgesinde, 1945-1985 yılları arasında ülkeyi yönetmiş diktatör Enver Hoca tarafından yaptırılan ve sayılarının 300.000 olduğu tahmin edilen mantar şeklindeki beton sığınakları (Bunker) görüyoruz. Arnavutluk’taki ilk durağımız Elbasan oluyor. Otobüsümüzle şehrin içinden geçerek şehir merkezinde yer alan Elbasan Kalesi’nde mola veriyoruz. Kale etrafında bulunan Türk sokaklarını ve Hünkar Camii’ni ziyaret ettikten sonra başkent Tiran’a doğru yolumuza devam ediyoruz. 1614 yılında Süleyman Paşa tarafından kurulan ve 1920 yılından itibaren Arnavutluk’un başkenti olan Tiran’da otobüsle gerçekleştirdiğimiz panoramik tur sırasında Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği, ABD Büyükelçiliği, Diyanet Vakfı tarafından finanse edilen dört şerefeli Namazgah Camii inşaatı, Tiran’ın kurucusu Süleyman Paşa’nın heykeli, Tiran Şehir Meydanı, Ethem Bey Camii, Saat Kulesi, Ulusal Müze, Üniversite Binası, Opera ve Bale Binası, Skenderbeg Heykeli, Parlamento ve Bakanlık binaları ile Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nü görüyoruz. Tiran turumuzun ardından sıradaki durağımız, Arnavutluk ve Karadağ arasında sınır oluşturan İşkodra Gölü’nün kenarına kurulmuş, 435 yıl Osmanlı hakimiyetinde kalmış ve Balkanlar’ın stratejik açıdan en önemli şehirlerinden biri olan İşkodra oluyor. Şehirdeki kale ve surları gördükten sonra şehir merkezinde kısa bir yürüyüş turu yapıyor ve serbest zamanın ardından Karadağ’a doğru hareket ediyoruz. Eski Yugoslavya’nın altı cumhuriyetinden biri olan ve 2006 yılında Sırbistan’dan referandumla ayrılan Karadağ’a geçerek Podgorica’ya varıyoruz. Akşam yemeğimizin ardından konaklama otelimizde.

5.Gün: PODGORİCA - KOTOR - MOSTAR

07:00’de kahvaltının ardından 08:00’de otelden hareket ederek başkent Podgorica’da otobüsle panoramik bir şehir turu yapıyoruz. Tur sırasında Cumhurbaşkanlığı binasını, Azerbaycan tarafından yaptırılan şehir parkını, Milenyum Köprüsü’nü ve Kral Nikola Heykeli’ni görüyoruz. Ardından sahil şeridine doğru ilerleyerek UNESCO tarafından koruma altına alınmış olan ortaçağ şehri Kotor’a varıyoruz. Kotor’da yerel rehber eşliğinde gerçekleştirdiğimiz şehir turunda Silah Meydanı, Saat Kulesi, Utanç Sütunu, Aziz Trifun Katedrali, Zanaatçılar Sokağı, Tulumba Çeşmeleri, Nehir Kapısı ve Aziz Luka Meydanı’nı ziyaret ediyoruz. Turun ardından serbest zaman geçiriyoruz. Daha sonra Bosna Hersek’e doğru hareket ediyoruz. Bosna Hersek’e giriş yaparak Trebinje, Ljubinje ve Stolac kasabalarından geçip Mostar’a ulaşıyoruz. Akşam yemeğimizin ardından konaklama için otelimize yerleşiyoruz.

6.Gün: MOSTAR - BLAGAJ - JABLANİCA

07.00’de kahvaltının ardından 08.00’de otelimizden hareket ederek Mostar turumuza başlıyoruz. Tur sırasında Şehit Camisi ve avlusundaki mezarlığı, savaş döneminde Müslüman Boşnaklarla birlikte omuz omuza çarpışan Hırvat ve Sırp Mostarlılar’ın da metfun bulunduğu bu özel mezarlığı, nehir taşlarıyla kaplı Mostar Çarşısı’nı, Koski Mehmet Paşa Camii’ni, Türkiye Cumhuriyeti Mostar Başkonsolosluğu’nu, Mimar Hayrettin tarafından 1566 yılında inşa edilen ve 1993 yılında yıkılıp 2004 yılında yeniden restore edilen Mostar Köprüsü’nü, köprü güvenliği için kullanılan ve günümüzde müze olan Tara Kulesi’ni, Eğri Köprü olarak bilinen Kriva Cuprija’yı, deri işiyle uğraşanlar için özel olarak yapılmış Tabakhane Camii ve Hamamı’nı görüyoruz. Ardından Buna Nehri kaynağına kurulmuş, 5 asırlık bir geçmişe sahip Alperenler Tekkesi’ne hareket ediyoruz. Yol üzerinde Mostar Havalimanı ve havalimanı karşısında Yugoslavya döneminde uçaklar için sığınak olarak kullanılan, tepe içine oyularak yapılmış askeri alanı görüyoruz. Sarı Saltuk Tekkesi olarak da bilinen tekkeyi ziyaret ediyor, burada Ali Paşa Türbesi ve Sarı Saltuk’un türbesini görüyoruz. Tipik bir Anadolu evi şeklinde inşa edilmiş olan bu iki katlı yapıda bayanlar mescidi, meydan odası, erkekler mescidi, zikir odası, hamamcık, halvethane ve mutfak gibi bölümleri geziyoruz. Dileyen misafirlerimiz nehire nazır avluda Türk çayı içebilir. Sonrasında, Yugoslavya’nın kurucusu Josip Broz Tito’nun mareşal unvanını aldığı savaşın yapıldığı, kuzu çevirmesiyle ünlü Jablanica şehrine ulaşıyoruz. Burada, Tito’nun 1943 yılında Alman Nazilere karşı verdiği mücadelede yıktığı köprüyü ve olayın geçtiği bölgeyi görüyoruz. Ardından Neretva Nehri kenarında kurulmuş Konjic şehrine geçiyoruz. Burada, 2. Dünya Savaşı ve 1992-1995 savaşlarında hasar görmüş, Türkiye Cumhuriyeti Karayolları ve TİKA tarafından restore edilmiş Osmanlı Köprüsü’nü, Kırık Minareli Camii’ni ve aslına uygun olarak restore edilmiş mini çarşıyı ziyaret ediyoruz. Fotoğraf molamızın ardından yolculuğumuza devam ederek Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’ya ulaşıyoruz. Varışımızla birlikte akşam yemeğimizi alıyor ve otelimize yerleşiyoruz.

7.Gün: SARAYBOSNA

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından saat 08.00’de otelden check-out yaparak Başçarşı’ya doğru ilerliyoruz. Yol boyunca savaş zamanı yapılan bombardımanın izlerini taşıyan binaları, Avrupa’nın ilk elektrik motorlu tramvay hattını, Tito dönemi Yugoslavya Halk Ordusu’na ait olup günümüzde Saraybosna Üniversitesi kampüsü olarak kullanılan binaları, ABD’nin dünyanın en büyük ikinci büyükelçilik binasını, Saraybosna Şehir Müzesi’ni, Parlamento Binası’nı ve Arap yatırımcılar tarafından yapılan bölgenin en büyük alışveriş merkezini görerek Başçarşı’ya varıyoruz. İlk durağımız, 1992-1995 yıllarında yaşanan hazin savaşın şehitlerinin ve Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in anıt mezarının bulunduğu şehitlik oluyor. Burada savaş şehitleri için Fatiha okuyor ve rehberimizden Aliya İzzetbegoviç’in hayatı hakkında bilgi alıyoruz. Daha sonra Osmanlı döneminden kalmayı başarmış Arnavut kaldırımlı Boşnak-Türk mahallesinden geçerek Başçarşı’da yaya turumuza başlıyoruz. Tur sırasında 18. yüzyıl Boşnak mimarisiyle yapılmış Sebil, Osmanlı döneminden günümüze kalan ve hâlâ aktif olan Bakırcılar Sokağı, Çarşı Camii, Moriça Han ve içerisindeki Genç Müslümanlar Teşkilatı lokali, Kanuni Sultan Süleyman’ın halaoğlu Gazi Hüsrev Bey Camii ve Türbesi, Saat Kulesi, Kurşunlu Medrese, Gazi Hüsrev Bey Müzesi ve Kütüphanesi, Avrupa’nın ilk umumi tuvaleti, 1. Dünya Savaşı’nın başladığı yer olarak bilinen Latin Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet adına yaptırılan Hünkar Camii, At Meydanı (Okmeydanı), Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Bakır Baba Camii, Ortodoks Kilisesi, Alija İzzetbegoviç Parkı ve parkta sürekli satranç oynayan Saraybosnalı emekliler, Ferhadiye Camii, Saraybosna’nın İstiklal Caddesi olarak bilinen Ferhadiye Caddesi, Musevi Sinagogu, Katolik Kilisesi (İsa’nın Kalbi Katedrali), savaş zamanı birden fazla kişinin hayatını kaybettiği noktalarda yer alan Saraybosna Gülleri, 5 Şubat 1994’te Pazar Yeri Katliamı’nın yaşandığı Markale Semt Pazarı, 6 Nisan 1945’te Yugoslav ordusu tarafından Saraybosna’nın Alman işgalinden kurtarılması anısına yakılan Sönmeyen Ateş ve Avusturya-Macaristan döneminde hükümet konağı olarak inşa edilen ancak savaş döneminde yakılarak birçok el yazması eserin yok olduğu Vjecnica Kütüphanesi gibi önemli yerleri görüyoruz. Başçarşı’daki yaya turumuzun ardından Saraybosna Havalimanı’na hareket ediyoruz. Pasaport ve gümrük işlemlerinin ardından tarifeli uçuşumuzla İstanbul’a hareket ediyor ve yerel saatle İstanbul’a varış yapıyoruz.

2.Gün: ÜSKÜP - PRİŞTİNE - PRİZREN

07:00’da kahvaltının ardından 08:00’da otelden hareket ederek Kosova’nın başkenti Priştina’ya doğru yola çıkıyoruz. Osmanlı tarihinde birçok dönemde kilit roller üstlenmiş olan Kosova’nın başkenti Priştina’da, 1389 yılında Kosova Savaşı’nda şehit düşen Osmanlı Padişahı 1. Murad Hüdavendigar’ın iç organlarının gömülü olduğu türbeyi ziyaret ediyoruz. Türbenin yanında yer alan ve müze olarak kullanılan Selamlık binasını da geziyor, bina içerisinde 1911 yılında Osmanlı Padişahı Sultan Reşad’ın Balkanları son ziyareti sırasında çekilen fotoğrafları görme imkânı buluyoruz. Türbe ziyaretimizin ardından Prizren’e doğru ilerlerken, yol üzerinde Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç’in 1989 yılında Kosova Savaşı’nın 600. yıl dönümü nedeniyle seçim startını verdiği ve Yugoslavya’nın sonunu getiren “Büyük Sırbistan” ifadesinin ilk kez kullanıldığı mitingin yapıldığı meydanı ve anıtı görüyoruz. Bir buçuk saatlik bir yolculuğun ardından Osmanlı’nın birçok eserine ev sahipliği yapan Kosova’nın ikinci büyük şehri Prizren’e varıyoruz. Rehberimiz eşliğinde yaya olarak gerçekleştireceğimiz şehir turunda Halveti Tekkesi, Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Fatih Sultan Mehmed’in ordusuyla namaz kıldığı Namazgah, Bayraklı Camii, Maraş Semti ve Maraş Köprüsü, 400 yıllık büyük çınar, Emin Paşa Camii, Türkiye Cumhuriyeti Prizren Başkonsolosluk binası, Bistrica (Akdere) üzerindeki Taş Köprü, Şadırvan Meydanı, Sinan Paşa Camii, Aziz Gorgi ve Katolik Kiliseleri, Yugoslavya döneminde yıkılmış ancak minaresi ayakta kalmış olan Arasta Camii Minaresi ve savaşın yıkıcı etkilerini hâlâ görebildiğimiz Sırp Mahallesi gibi önemli yerleri görüyoruz. Şehir turunun ardından bu güzel şehrin tadını çıkarmak için serbest zamanımız oluyor. Daha sonra rehberimizin belirlediği saatte Üsküp’teki otelimize dönüş yapıyor, akşam yemeğimizi aldıktan sonra otelde konaklıyoruz.

3.Gün: ÜSKÜP - KALKANDELEN

07:00’da kahvaltımızı yaptıktan sonra 08:00’de otelden hareket ederek, Üsküp’e bir saatlik mesafede bulunan ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapılmış olan şirin kasaba şehri Kalkandelen’e (Tetovo) otobüsümüzle geçiyoruz. Kalkandelen’de ilk durağımız dönemin Bektaşi merkezi olan Harabati Baba Tekkesi oluyor. Burada, tekkenin 20 yıllık bekçisi ve bakıcısı olan Tetovolu Cemali’den tekke hakkında bilgi aldıktan sonra tekkenin diğer köşesinde bulunan Bektaşi dervişi Abdulmuttalip’i ziyaret ediyor ve tekkenin tarihi ile yapılan çalışmaları bir de ondan dinliyoruz. Ardından 1833 yılında Abdurrahman Paşa tarafından yaptırılan Alaca Camii’ni ziyaret ediyoruz. Hayvan kanı, bitki kökleri ve yumurta akı karıştırılarak yapılan boya ile oluşturulan caminin iç ve dış süslemeleri bizleri büyülüyor. Bu süslemeler, Osmanlı eserlerinde nadir rastlanan Barok tarzını yansıtmaktadır. Daha sonra Ohrid’e doğru hareket ediyoruz. Ohrid’e varışımızın ardından, Osmanlı’nın Balkanlar’daki önemli üslerinden biri olan tarihi Ohrid şehrini tanıtan bir tur gerçekleştiriyoruz. Turumuz sırasında, 11 asırlık çınar, Zeynel Abidin Paşa Tekkesi (Halveti Tekkesi), Ali Paşa Camii, şehir meydanı ve inci dükkânları ile ünlü Ohrid çarşısı, Aziz Klement Heykeli, Safranbolu’yu andıran sokaklarda MÖ 2. yüzyılda Çin’de uygulanan teknikle kâğıt yapımını görebileceğimiz bir dükkân, Ayasofya Kilisesi ve Antik Tiyatro gibi önemli yerleri ziyaret ediyoruz. Turumuzun ardından otelimize hareket ediyor ve akşam yemeğimizi aldıktan sonra konaklama için dinlenmeye çekiliyoruz.

4.Gün: OHRİD - STRUGA - ELBASAN

07:00’de kahvaltının ardından 08:00’de otelden hareket ediyoruz. İlk durağımız, Ohrid Gölü’nün batı kıyısında yer alan ve nüfusunun büyük bir kısmını Müslümanların oluşturduğu Struga kasabası oluyor. Burada Ohrid Gölü’nden doğan Kara Drim Nehri’ni görüyor ve rehberimizden Struga hakkında genel bilgiler alıyoruz. Daha sonra Arnavutluk’a doğru yolumuza devam ediyor, Kafasan Sınır Kapısı’ndan geçerek Arnavutluk’a giriş yapıyoruz. Sınır bölgesinde, 1945-1985 yılları arasında ülkeyi yönetmiş diktatör Enver Hoca tarafından yaptırılan ve sayılarının 300.000 olduğu tahmin edilen mantar şeklindeki beton sığınakları (Bunker) görüyoruz. Arnavutluk’taki ilk durağımız Elbasan oluyor. Otobüsümüzle şehrin içinden geçerek şehir merkezinde yer alan Elbasan Kalesi’nde mola veriyoruz. Kale etrafında bulunan Türk sokaklarını ve Hünkar Camii’ni ziyaret ettikten sonra başkent Tiran’a doğru yolumuza devam ediyoruz. 1614 yılında Süleyman Paşa tarafından kurulan ve 1920 yılından itibaren Arnavutluk’un başkenti olan Tiran’da otobüsle gerçekleştirdiğimiz panoramik tur sırasında Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği, ABD Büyükelçiliği, Diyanet Vakfı tarafından finanse edilen dört şerefeli Namazgah Camii inşaatı, Tiran’ın kurucusu Süleyman Paşa’nın heykeli, Tiran Şehir Meydanı, Ethem Bey Camii, Saat Kulesi, Ulusal Müze, Üniversite Binası, Opera ve Bale Binası, Skenderbeg Heykeli, Parlamento ve Bakanlık binaları ile Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nü görüyoruz. Tiran turumuzun ardından sıradaki durağımız, Arnavutluk ve Karadağ arasında sınır oluşturan İşkodra Gölü’nün kenarına kurulmuş, 435 yıl Osmanlı hakimiyetinde kalmış ve Balkanlar’ın stratejik açıdan en önemli şehirlerinden biri olan İşkodra oluyor. Şehirdeki kale ve surları gördükten sonra şehir merkezinde kısa bir yürüyüş turu yapıyor ve serbest zamanın ardından Karadağ’a doğru hareket ediyoruz. Eski Yugoslavya’nın altı cumhuriyetinden biri olan ve 2006 yılında Sırbistan’dan referandumla ayrılan Karadağ’a geçerek Podgorica’ya varıyoruz. Akşam yemeğimizin ardından konaklama otelimizde.

5.Gün: PODGORİCA - KOTOR - MOSTAR

07:00’de kahvaltının ardından 08:00’de otelden hareket ederek başkent Podgorica’da otobüsle panoramik bir şehir turu yapıyoruz. Tur sırasında Cumhurbaşkanlığı binasını, Azerbaycan tarafından yaptırılan şehir parkını, Milenyum Köprüsü’nü ve Kral Nikola Heykeli’ni görüyoruz. Ardından sahil şeridine doğru ilerleyerek UNESCO tarafından koruma altına alınmış olan ortaçağ şehri Kotor’a varıyoruz. Kotor’da yerel rehber eşliğinde gerçekleştirdiğimiz şehir turunda Silah Meydanı, Saat Kulesi, Utanç Sütunu, Aziz Trifun Katedrali, Zanaatçılar Sokağı, Tulumba Çeşmeleri, Nehir Kapısı ve Aziz Luka Meydanı’nı ziyaret ediyoruz. Turun ardından serbest zaman geçiriyoruz. Daha sonra Bosna Hersek’e doğru hareket ediyoruz. Bosna Hersek’e giriş yaparak Trebinje, Ljubinje ve Stolac kasabalarından geçip Mostar’a ulaşıyoruz. Akşam yemeğimizin ardından konaklama için otelimize yerleşiyoruz.

6.Gün: MOSTAR - BLAGAJ - JABLANİCA

07.00’de kahvaltının ardından 08.00’de otelimizden hareket ederek Mostar turumuza başlıyoruz. Tur sırasında Şehit Camisi ve avlusundaki mezarlığı, savaş döneminde Müslüman Boşnaklarla birlikte omuz omuza çarpışan Hırvat ve Sırp Mostarlılar’ın da metfun bulunduğu bu özel mezarlığı, nehir taşlarıyla kaplı Mostar Çarşısı’nı, Koski Mehmet Paşa Camii’ni, Türkiye Cumhuriyeti Mostar Başkonsolosluğu’nu, Mimar Hayrettin tarafından 1566 yılında inşa edilen ve 1993 yılında yıkılıp 2004 yılında yeniden restore edilen Mostar Köprüsü’nü, köprü güvenliği için kullanılan ve günümüzde müze olan Tara Kulesi’ni, Eğri Köprü olarak bilinen Kriva Cuprija’yı, deri işiyle uğraşanlar için özel olarak yapılmış Tabakhane Camii ve Hamamı’nı görüyoruz. Ardından Buna Nehri kaynağına kurulmuş, 5 asırlık bir geçmişe sahip Alperenler Tekkesi’ne hareket ediyoruz. Yol üzerinde Mostar Havalimanı ve havalimanı karşısında Yugoslavya döneminde uçaklar için sığınak olarak kullanılan, tepe içine oyularak yapılmış askeri alanı görüyoruz. Sarı Saltuk Tekkesi olarak da bilinen tekkeyi ziyaret ediyor, burada Ali Paşa Türbesi ve Sarı Saltuk’un türbesini görüyoruz. Tipik bir Anadolu evi şeklinde inşa edilmiş olan bu iki katlı yapıda bayanlar mescidi, meydan odası, erkekler mescidi, zikir odası, hamamcık, halvethane ve mutfak gibi bölümleri geziyoruz. Dileyen misafirlerimiz nehire nazır avluda Türk çayı içebilir. Sonrasında, Yugoslavya’nın kurucusu Josip Broz Tito’nun mareşal unvanını aldığı savaşın yapıldığı, kuzu çevirmesiyle ünlü Jablanica şehrine ulaşıyoruz. Burada, Tito’nun 1943 yılında Alman Nazilere karşı verdiği mücadelede yıktığı köprüyü ve olayın geçtiği bölgeyi görüyoruz. Ardından Neretva Nehri kenarında kurulmuş Konjic şehrine geçiyoruz. Burada, 2. Dünya Savaşı ve 1992-1995 savaşlarında hasar görmüş, Türkiye Cumhuriyeti Karayolları ve TİKA tarafından restore edilmiş Osmanlı Köprüsü’nü, Kırık Minareli Camii’ni ve aslına uygun olarak restore edilmiş mini çarşıyı ziyaret ediyoruz. Fotoğraf molamızın ardından yolculuğumuza devam ederek Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’ya ulaşıyoruz. Varışımızla birlikte akşam yemeğimizi alıyor ve otelimize yerleşiyoruz.

7.Gün: SARAYBOSNA

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından saat 08.00’de otelden check-out yaparak Başçarşı’ya doğru ilerliyoruz. Yol boyunca savaş zamanı yapılan bombardımanın izlerini taşıyan binaları, Avrupa’nın ilk elektrik motorlu tramvay hattını, Tito dönemi Yugoslavya Halk Ordusu’na ait olup günümüzde Saraybosna Üniversitesi kampüsü olarak kullanılan binaları, ABD’nin dünyanın en büyük ikinci büyükelçilik binasını, Saraybosna Şehir Müzesi’ni, Parlamento Binası’nı ve Arap yatırımcılar tarafından yapılan bölgenin en büyük alışveriş merkezini görerek Başçarşı’ya varıyoruz. İlk durağımız, 1992-1995 yıllarında yaşanan hazin savaşın şehitlerinin ve Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’in anıt mezarının bulunduğu şehitlik oluyor. Burada savaş şehitleri için Fatiha okuyor ve rehberimizden Aliya İzzetbegoviç’in hayatı hakkında bilgi alıyoruz. Daha sonra Osmanlı döneminden kalmayı başarmış Arnavut kaldırımlı Boşnak-Türk mahallesinden geçerek Başçarşı’da yaya turumuza başlıyoruz. Tur sırasında 18. yüzyıl Boşnak mimarisiyle yapılmış Sebil, Osmanlı döneminden günümüze kalan ve hâlâ aktif olan Bakırcılar Sokağı, Çarşı Camii, Moriça Han ve içerisindeki Genç Müslümanlar Teşkilatı lokali, Kanuni Sultan Süleyman’ın halaoğlu Gazi Hüsrev Bey Camii ve Türbesi, Saat Kulesi, Kurşunlu Medrese, Gazi Hüsrev Bey Müzesi ve Kütüphanesi, Avrupa’nın ilk umumi tuvaleti, 1. Dünya Savaşı’nın başladığı yer olarak bilinen Latin Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet adına yaptırılan Hünkar Camii, At Meydanı (Okmeydanı), Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Bakır Baba Camii, Ortodoks Kilisesi, Alija İzzetbegoviç Parkı ve parkta sürekli satranç oynayan Saraybosnalı emekliler, Ferhadiye Camii, Saraybosna’nın İstiklal Caddesi olarak bilinen Ferhadiye Caddesi, Musevi Sinagogu, Katolik Kilisesi (İsa’nın Kalbi Katedrali), savaş zamanı birden fazla kişinin hayatını kaybettiği noktalarda yer alan Saraybosna Gülleri, 5 Şubat 1994’te Pazar Yeri Katliamı’nın yaşandığı Markale Semt Pazarı, 6 Nisan 1945’te Yugoslav ordusu tarafından Saraybosna’nın Alman işgalinden kurtarılması anısına yakılan Sönmeyen Ateş ve Avusturya-Macaristan döneminde hükümet konağı olarak inşa edilen ancak savaş döneminde yakılarak birçok el yazması eserin yok olduğu Vjecnica Kütüphanesi gibi önemli yerleri görüyoruz. Başçarşı’daki yaya turumuzun ardından Saraybosna Havalimanı’na hareket ediyoruz. Pasaport ve gümrük işlemlerinin ardından tarifeli uçuşumuzla İstanbul’a hareket ediyor ve yerel saatle İstanbul’a varış yapıyoruz.